
2025 Filo ve Mobilite Barometresi
TEB Arval'in katkılarıyla, Arval Mobility Observatory tarafından her yıl gerçekleştirilen FİLO VE MOBİLİTE BAROMETRESİ; mobilite dünyasına ayrıntılı ve güvenilir bir bakış sağlayan, bağımsız bir araştırmadır.
Ipsos tarafından toplam 28 ülkede 8061, Türkiye’de ise 300 filo karar vericisinin katılımıyla gerçekleştirilen araştırma; 2025 yılı ve sonrasına yön vererek filo yönetimi kararlarını etkileyecek olan; ulaşım ve mobilite çözümleri, elektrikli araçlar, maliyet kontrolü, çevresel sürdürülebilirlik ve çalışan memnuniyetine dair trendleri sunar.
Türkiye'de Filo Yönetimini Şekillendiren Sektör Trendleri
Arval Mobility Observatory’nin 2025 Yılı Filo ve Mobilite Barometresi Sonuçları Açıklandı
Türkiye’de filo sektörünün durumunu ve mobilite trendlerinin gelişimini değerlendirmek üzere TEB Arval’in desteğiyle her yıl gerçekleştirilen Arval Mobility Observatory araştırmasının 2025 yılı sonuçları açıklandı. Türkiye de dahil 28 ülkeden toplam 8061 filo karar vericisinin katılımıyla gerçekleştirilen araştırmanın sonuçları, operasyonel kiralama ve filo yönetiminin temel dönüşüm alanlarının ''çevresel sürdürülebilirlik'', ''maliyet verimliliği'' ve ''çalışan memnuniyeti'' olduğunu ortaya koydu
Türkiye’de kurumlara operasyonel araç kiralama ve filo yönetimi çözümleri sunan TEB Arval’in desteğiyle her yıl gerçekleştirilen Arcal Mobility Observatory'nin 2025 yılı Filo ve Mobilite Barometresi araştırma sonuçları açıklandı. Ipsos tarafından üç farklı bölgede (Avrupa, Kuzey Amerika, Güney Amerika) 28 ülkeyi kapsayan araştırma paralelinde toplam 8 bin 61 filo karar vericisiyle görüşmeler gerçekleştirildi. Şirketlerin büyüklüğü, çalışan sayısı ve faaliyet gösterdiği sektörler gözetilerek gerçekleştirilen araştırmada, kısa vadeli değişimlerin piyasa üzerindeki etkileri, sektör beklentileri, akıllı ulaşım ve mobilite çözümleri alanındaki gelişmelerin sektör üzerindeki etkisi baz alındı.
Şirketler için yeni öncelikler: Sürdürebilirlik, verimlilik ve memnuniyet
TEB Arval’in Filo ve Mobilite Barometresi araştırmasına göre Türkiye’de 2025 yılı itibarıyla filo yönetimi ve mobilite alanında “çevresel sürdürülebilirlik”, “maliyet verimliliği” ve “çalışan memnuniyeti” olarak üç temel dönüşüm alanı öne çıkıyor. Türkiye’de şirketlerin yüzde 54’ü binek araç filosunu elektrikli ve hibrit enerji teknolojilerinin (BEV, PHEV, HEV) kullanımı açısından dönüşüme açık görünüyor. Bu sonuç, daha çevreci ve enerji verimli araçların önümüzdeki yıllarda filo yönetiminde yaygın hale geleceğine ilişkin ipuçları veriyor. Şirketlerin %47’si önümüzdeki üç yıl içinde operasyonel kiralamayı artırarak maliyetlerini optimize etmeyi hedeflerken, %29’u filolarına ikinci el araçları da dahil ederek, maliyet verimliliği sağlamayı planlıyor. Bu eğilim, filo yönetiminde ekonomik sürdürülebilirliğin giderek daha fazla önem kazanacağına işaret ediyor. Çalışan memnuniyetini artırmak adına mobilite politikaları ve çözümleri geliştirmeyi planlayan şirketlerin %32’si temel motivasyonlarının yetenek işe alımı ve çalışan bağlılığı gibi İK ihtiyaçları olduğunu belirtiyor. Bu da çalışan deneyimine verilen önemi ortaya koyuyor.
Şirketlerin %93’ü üç yıl içinde filolarını koruyacağını ya da büyüteceğini öngörüyor
Araştırmanın sonuçlarına göre, Türkiye’deki şirketlerin %93’ü filoların önümüzdeki üç yıl içinde büyüyeceğini ya da sabit kalacağını öngörüyor. Bu rakamın %57’si filosunu koruyacağını, %35'i ise filosunda büyüme olacağını tahmin ediyor. Aynı oran Avrupa’da %67 ve %24 olmak üzere toplamda %91, dünya genelinde ise %64 ve %27 olmak üzere toplamda %91 olarak görüldü. Türkiye, filo büyümesi açısından Avrupa ve dünya ortalamasının üzerinde bir büyüme beklentisine sahip olurken, bu da Türkiye pazarını filo yatırımlarında daha dinamik hale getiriyor.
2025 yılında filolarında artış bekleyen şirketlerin %78’i, şirketleri büyüdüğü ve şirket aracı gerektiren yeni bir faaliyet geliştirildiği için filolarını büyütmeyi planlıyor. Aynı oran hem Avrupa hem de dünya genelinde %73 olarak görülüyor.
Şirketlerin %30’u operasyonel kiralamayı tercih ediyor
2025 yılında Türkiye'de şirket araçlarını finanse etmede en çok tercih edilen yöntemin %30 ile operasyonel kiralama olduğu görünüyor. Bu oranı %28 ile finansal kiralama, %15 ile kredi kullanımı, %24 ile peşin satın alım takip etmekte. Avrupa genelinde operasyonel kiralama %27, dünya genelinde ise %27, olarak gerçekleşiyor. Türkiye’de Avrupa ve dünya verilerine göre operasyonel kiralama tercihi, filo finansmanında öncü yöntem olarak dikkat çekiyor. Ayrıca araştırmaya katılan Türk şirketlerinin %47’si, filo finansmanı için operasyonel kiralama modeline geçmeyi ya da finansman modelinde operasyonel kiralamanın ağırlığını artırmayı planlıyor. TEB Arval'in operasyonel kiralama ile sunduğu hizmetleri incelemek için Ürün ve Hizmetlerimiz sayfasını ziyaret edebilirsiniz.
Gelecek hibrit ve elektrikli araçlarda
Türkiye’de şirketlerin %54'ü halihazırda hibrit (HEV), şarj edilebilir hibrit (PHEV) ve bataryalı elektrikli araç (BEV) tiplerinden en az birini filolarında bulunduruyor ve önümüzdeki üç yıl içinde bulundurmayı düşünüyor.
Alternatif enerji teknolojilerinin kullanımı hakkında elde edilen bilgilere göre; 2025 yılında Türkiye’de binek araç sahibi şirketlerin %59’u yakıt giderlerini azaltmak için halihazırda bu teknolojileri kullanmayı düşünüyor. Diğer kullanım nedenlerininse %42 ile çevresel etkilerinin daha düşük olması ve %32 ile çalışanların talepleri olduğu belirtiliyor.
Ayrıca şirketler elektrikli araçlara geçişte şarj stratejilerinin geliştirilmesine yatırım yapmaktadır; görüşme yapılan şirketlerin %89'u halka açık şarj, evde şarj veya iş yerinde şarj politikalarından en az birini uyguluyor veya gelecekte bir politika oluşturmayı planlıyor. Elektrikli araçlar hakkında daha fazla bilgi edinmek için; TEB Arval Elektrikli Araçlar sayfasını ziyaret edebilirsiniz.
Mobilite politikalarının ve çözümlerinin uygulanması
Araştırmaya göre 2025 yılında Türkiye’de şirketlerin %49’u halihazırda en az bir mobilite politikasını veya çözümünü kullanıyor ya da önümüzdeki üç yıl içinde kullanmayı hedefliyor. Bu durumun Avrupa ülkelerinde %71, dünya genelinde ise %73 olarak Türkiye’den yüksek olduğu görülüyor. Mobilite politikaları hakkında bilgi almak için TEB Arval Danışmanlık sayfasını ziyaret edebilirsiniz.
Kurumsal sosyal sorumluluk politikaları mobiliteyi destekliyor
2025 yılında Türkiye’de şirketlerin %37’si mobilite politikalarını uygulamaya koymalarının temel sebebinin kurumsal sosyal sorumluluk (KSS) politikaları olduğunu ifade ediyor. Bunun dışında çalışanların özel isteklerine cevap vermek %35, yetenek işe alımı, çalışanları elde tutma ve bunun gibi insan kaynaklarıyla ilgili ihtiyaçlar %32 olarak belirtiliyor.
Bağlantılı araç kullanan şirketlerin oranı
Türkiye’de 2025 yılında şirketlerin %53’ü filolarının tamamı veya bir kısmı için bağlantılı araçlara sahip bulunuyor. Bu şirketlerin %30’unun bağlantılı binek araçları ve %36’sının bağlantılı hafif ticari araçları olduğu belirtiliyor.2025 yılında Türkiye’de bağlantılı araçlara sahip şirketlerin %57’si araç takip sistemleri sayesinde araçtan gelen verileri halihazırda kullanıyor veya önümüzdeki üç yıl içinde kullanmayı planlıyor. Bağlantılı araçlara dair daha fazla bilgi almak için TEB Arval Yolda sayfasını ziyaret edebilirsiniz.
Önümüzdeki üç yıl içinde filo yönetimine ilişkin temel zorluklar
Türkiye’deki şirketlerin y%29’u alternatif enerji teknolojilerinin uygulanmasının, %25’i uzun araç teslim sürelerinin yönetilmesinin önümüzdeki üç yıl içinde filo yönetimi için en önemli zorluk olduğunu ifade ediyor.
Araştırma Metodolojisi 2024/2025
Bu araştırma, bağımsız bir araştırma şirketi olan Ipsos tarafından 26 Ağustos 2024 ile 6 Kasım 2024 tarihleri arasında 300’ü Türkiye'den olmak üzere 28 ülkeden toplam 8 bin 61 filo karar vericisi ile görüşme yapılarak gerçekleştirildi.
Filo ve Mobilitenin Geleceğini Şekillendiren Trendler

